{ "title": "Uzun Çizgi", "image": "https://www.noktalamaisaretleri.gen.tr/images/uzun-cizgi(1).jpg", "date": "21.01.2024 13:00:14", "author": "VELİ ATAY", "article": [ { "article": "Uzun çizgi, sık kullanılan noktalama işaretlerinden birisidir. Özellikle karşılıklı olarak yapılan konuşmalar için konuşmanın ya da konuşmacının değişiklik gösterdiğini ifade edebilmek adına satır başı yapılarak cümlelerin hemen başına konur. Diğer bir ismi ise konuşma çizgisi olarak tanımlanmaktadır. Simgesi ise (—) şeklindedir. İki kısa çizginin yan yana getirilmesiyle de bu noktalama işaretini oluşturabiliriz.

Uzun çizginin Türkçedeki kullanım alanları

Metinlerde geçen satır başına geçilen konuşmaları daha iyi belirtmek adına uzun çizgi ya da konuşma çizgisi kullanılır. Yazılarda konuşmanın geçtiğini açıklamak için konuşma çizgisi anlamında kullanılması gerekmektedir. Örnek verecek olursak \"Ahmet Bey yarın için düzenlenecek olan piknikte evlerinin hemen önünde yer alan bahçelik alanı çok rahat bir şekilde kullanabileceğimiz söyledi \" cümlesini belirtirken uzun çizgi ya da konuşma çizgisi kullanmak gerekir. Uzun çizginin kullanım alanı kısa çizginin görevi yerine kullanılamaz.

Frankfurt'a gelene herkesin sorduğu şunlardır:
— Eskiden çok beğenilen bu kadim şehri gezdin mi?
— Rothschild'in eski evine hiç gittin mi?
— Goethe'nin ahşap kaplamalı evini gezdin mi?
(Ahmet Haşim)

(Bana dönerek):
- Cennet köşkü buraya yapıyorum efendim, diyerek cevap verdi.
Oldukça dindar bir kadın olan Ayşe, köşke müşteri olarak talip olmuştu:
- Siz bu cennet köşkünü bana uygun bir fiyata satar mısın?
- İsterseniz eğer satarım hanımefendi neden olmasın.
- Kaç paraya satarsınız peki beyefendi?
- Sana yaklaşık olarak üç akçeye veririm.
Halifenin hanımı çantasından çıkarmış olduğu üç akçeyi hemen hancıya verip köşkü zaman kaybetmeden satın almış.

Not: Uzun çizgi aynı zamanda özellikle de oyunlarda konuşan kişinin adından hemen sonra da konulabilir

Örnek 1.

Coşkun— Beni zavallı milletim. Sen uyumaya devam et. Ancak sen uyurken düşmanların senden neler götürdüğünün farkında değilsin. Her geçen gün biraz daha azalıyorsun. Bu azalma devam ettikçe en sonunda yok olacaksın. Uyan ey millet! Vatan elden gidiyor.

Saffet (Gerçek bir telaşla) — Coşkun sen neden söz ediyorsun böyle. Milletin bir yere gittiği yok. Her şeyin farkında. Onlar her şeyi bildiği halde susmayı tercih ediyor. Konuşanlar neyi değiştiriyor ki diyerek kendilerini geri plana çekiyorlar. Bu iş böyle devam ederse dediğin gibi vatan elden gidecek. Ama bunun sebebi milletin uyuması değil. Devletin dayatmalarıdır.

Coşkun: (Kolunu kurtarır) — Ah be Saffet kardeşim! Sen susarsan ben susarsam nasıl çıkar bu karanlıklar aydınlıklara. Ben bu düzeni bozacağım. Elimi kaldırdığım gibi bütün haksızlıklara karşı çıkacağım. Öyle ya da böyle bu iş böyle devam etmez.

Saffet (Düşünceli bir halde) — Coşkun peki biz de başaramazsak? Onlar gibi sadece kendi düşüncelerimizde başlayıp bitersek ne olacak? Bizim daha iyi fikirler bulmamız lazım.

Not:Konuşmalar tırnak içinde verildiğinde uzun çizgi kullanılmaz
" } ] }